Vajinismus ve Hipnoz
Vajinusmusun en sık nedenleri psikolojik kaygılardır.Genellikle vajinismusa neden olarak geçmişte yaşanmış kötü cinsel tecrübe ya da bilinç altına kazınmış gereksiz korkular vardır. Psikolojik nedenler arasında çocukluktan kalma korkular, aşırı katı bir toplum düzeni içinde yaşama, katı ahlak kuralları ve tabular, suçluluk, ayıp, günah gibi kavramların bilinç altına yerleşmesi, cinsellik ve ilk cinsel deneyim konusunda yerleşmiş yanlış bilgi ve ön yargılar, bilinç altında penisin vücuda girişine karşı bir korkunun olması gibi psikolojik nedenler vardır. Özellikle bizim gibi toplumlarda genç kızlara küçüklüklerinden beri öğretilen “kızlık zarının çok değerli ve korunması gereken bir yapı olduğu” düşünceleri ile bu konuda takınılan katı tutumlara maruz kalan kadınlar risk altındadırlar.Ayrıca çocukluk döneminde yaşanan kötü tecrübe ve anılar da (taciz veya tecavüzler, ev içi şiddet, katı ebeveyn tutumları) de vajinismusa yol açabilir.
Daha önce hiç vajinismus problemi olmayanlarda yaşanmış kötü tecrübeler sonucunda (doğum, düşük, kürtaj, hoyratça yapılan bir jinekolojik muayenesi gibi) da vajinismus gelişebilir.Bazen de çiftlerin cinsellikle ilgili bilgi eksiklikleri, ilk ilişki ile ilgili yanlış inanış ve önyargılar da beraberinde korku ve paniği getirerek vajinismusa yol açabilir.Yine bazen, önceden tedavi olmuş olan kişilerde nüksler (problemin tekrarlaması) de oluşabilir.Daha önce belirtildiği üzere çoğu zaman derinlerde(bilinçaltında) cinselliğe ve cinsel ilişkiye yönelik kaygı-korkular yatmaktadır .Bilinç altındaki gereksiz korkuları yenmek için kadının ve erkeğin rahatlatılması, gevşemesi, heyecan ve korkuları yatıştıracak ruhsal bir ortam oluşturulması için uygun psikolojik destek sağlanmalıdır.Bazı kadınlarda bu yukarıda sayılan nedenlerin hiçbirisi de olmayabilir. (Nedeni bilinmeyen veya belirlenemeyen vajinusmus) Hipnoz son yıllarda vajinismus tedavisinde sıklıkla kullanılmaya başlanmıştır. Yaklaşık 50 yıl kadar önce, Erickson hipnozla başarılı tedaviler üzerine bilinen en eski vaka bilgisini sağlamıştır. Vajinismus tedavisinde hipnotik müdehaleler literatürde sadece vaka çalışmalarından oluşsa da, cinsel terapide çok gelecek vaat eden bir yöntem olma yolunda hızla ilerlemektedir.Vajinismus, bilinçaltının en temel korunma tepkisi olan korku duygusunun abartılı dışavurumudur. Yaşanan bu korku gerçekle ilişkisini kaybetmiş olumsuz bir duygudur.
Çünkü kadınların birçoğu bu korkunun temelinde yatan olayı çoktan unutmuşlardır. Bu olaylar daha çok küçük yaşlarda ya çocukların yanında yapılan cinsel içerikli konuşmaları ya da çocukları cinsellikle ilgili uyarmak için kurulan yanlış cümleleri kapsar.Peki nasıl? Acı vereceğinden korkulan şey erkek cinsel organının vajina içinde yapacağı etki olduğundan bilinçaltı vajinayı koruyacak acil bir çare üretir. Bu da girişi engellemek için hemen vajina etrafındaki kasları kasmaktır. İlgili kasları öyle güçlü kasar ki erkek ne kadar zorlasa da vajina girişini aşamaz. Eğer ilk denemede bu engel aşılamadıysa bir daha kolay kolay aşılamayacaktır. Çünkü bilinçaltı bulduğu çözümün işe yaradığını görünce artık her ilişki denemesinde bir öncekinden daha güçlü kasacaktır.Görüldüğü üzere Vajinusmus, acı çekileceğine dair duyulan korku durumunun yol açtığı fiziksel bir tepkidir. Yani bir hastalık değildir. Cinsel ilişkiyle ilgili yanlış kurgulanmış zihinsel algının olumsuz bir sonucudur.Vajinismus hipnozla tedaviye en yatkın durumlardan biridir.Vajinismus korku duygusunun aşırılaşmış şeklidir. Korku ne işe yarar? Bilinçaltının en temel korunma tepkisidir. O halde vajinismus bilinçaltından kaynaklı bir korunma mekanizmasıdır. Ama abartılmış bir korunma söz konusudur. Bilinçaltından kaynaklı kontrol edilemeyen her durumda zaten doğal hipnoz hali söz konusudur.
Gerçek korku kişinin yaşaması için gereklidir. Ormanda ayıyla karşılaşan herkes korkar. Bu gerçek korkudur. Vajinismusta sürmekte olan korku çoğu zaman gerçekle ilişkisini kaybetmiş olumsuz bir duygudur. Hipnoz tedavisi, gerçekle bağlantısı kopmuş olumsuz duyguları bilinçaltından kaldırmaya yarar. Ama hipnoz asla gerçek duyguyu ortadan kaldırmaz ve kaldırmamalıdır. Yaşamak için korkuya ihtiyacımız var. Ama işe yarayan korkuya. Yani bizi koruyan korkuya. Korku görevini yaparsa bedende birikmez. Ama görevi eksik kalmış korku, birikmeye devam eder.Hipnoz bilinçaltına tehlikenin bittiğin öğretmek için kullandığımız bir araçtır.Bazı kaynaklarda vajinismus ve benzeri fobik hastalıklarda nedensiz korkunun söz konusu olduğu söylenmektedir. Bilinçli bir bakış için nedensiz olabilir. Ama bilinçaltı için bu korkuların çok anlamlı nedeni ya da nedenleri vardır. Bilinçaltı açısından o kişi için anlamlı bir iyi niyeti vardır. Bilinçaltı için hala sürmekte olan bir tehlike durumu mevcuttur. İşte hipnoz bilinçaltına bu tehlikenin bittiğin öğretmek için kullandığımız bir araçtırVajinismus duygusal bir olaya bedensel bir tepkidirVajinismus, çoğu kaynakta fiziksel bir hastalık gibi sunulmaktadır. Aslında bu soruna bu şekilde yaklaşmak başlı başına hipnoz tedavisi gerektiren bir durumdur. Bir kişiyi bir hastalık ismiyle damgalamak hem hastayı hem hekimi baştan zor ve güç bir durumla karşı karşıya olduğuna dair hipnoz etmektir.Kaynaklar vajinismus nedeni olarak bir çok etken ileri sürmektedir.
Genç kız çocuklarına seksin pis ve günah bir şey olarak öğretilmesi, seks hakkında konuşulmaması gerektiği, kızlığın korunması gerektiği gibi telkinlerin vajinismusa neden olduğu ileri sürülmektedir. Doğru olabilir. Ama özellikle Türk toplumu gibi muhafazakar bir toplumda bu durumda vajinismusun hemen neredeyse her yeni evlenen kadında ortaya çıkması gerekirdi. Gerçek nedeni ancak ve ancak bilinçaltı bilir. Bu nedenle de gerçek nedeni ortaya çıkaracak tek araç analitik hipnozdur.Vajinismusta neden ne olursa olsun bir korku mevcuttur.Vajinismus hali sürdükçe sorunun kendisi sorun olmaya başlar.Beklenti, vajinismus halinin doğmasına neden olur. Kişi sorunundan korkar hale gelir. Bu olumsuz beklenti tedavide sorun yaratır. Aslında uygun tedaviyle bilinçaltındaki inanç çözülür ama fiziksel alışkanlık haline gelmiş tepki bir süre devam edebilir. Bu tip kalıplaşmış tepkiler uygun hipnoz teknikleriyle ortadan kaldırılır. Kurtulması gereken durum vajinismus halidir. Yani ilahi bir güç kendisine bu illeti göndermiştir. Kendisinin bir hastalığı vardır ve bu hastalık bu sorunu ortaya çıkarmaktadır. Bu bakış açısı baştan aşağı tüm mantık kurallarına aykırıdır. Bu başlı başına çözülmesi gereken bir hipnoz edilmişlik halidir.
Hipnoz olmuş tıbbın hipnoz olmuş halini hastaya da nakletmesidir. ” iyileşmesi zor bir hastalık var”. Vajinismusun basit bir korkudan ne kadar ciddi bir hastalık haline getirildiği şu tanımından bellidir. Tüm ciddi tıp kitapları ya da internet siteleri vajinismusu vajina kaslarının 1/3 alt bölümünün kasılması olarak tanımlar. Yani daha üst kısımdaki kaslar kasılırsa bu başka bir hastalıktır (!).Halbuki ortada sadece fiziksel bir tepki hali vardır. Hastalık yoktur. Bilinçaltı geçmişin de hipnoz edici etkisiyle her cinsel ilişki eyleminde bu birikmiş korkuyu ortaya çıkarır. Ama hipnoz edici ya da iyileştirici telkinleri verirken yararlandığımız kuvvetlendirme kuralı vajinismus gelişmesinde de etkilidir. Yani aynı yönde her telkin bilinçaltındaki benzer inancı güçlendirir. Her yeni telkin en alttan itibaren kendinden önceki her telkini güçlendirici etki yaratır. Yani ilk alınan telkin zaman içinde en güçlü telkin haline döner. Her cinsel ilişki teşebbüsü bu nedenle bir öncekinde daha güçlü tepki doğurur. Ya da daha öncekinden daha hafif güçte bir telkin şiddetli telkin kadar güçlü tepki yaratır. Korku korkunun atasıdır. Ve artık bilinç devre dışıdır. Hiç bir bilinçli çalışma bu gücü kolay kolay yıkamaz. Hipnoz dışında. Geçmişin hipnozunu ancak hipnozla devre dışı bırakabilirsiniz.Evet hastalığı hakkında hipnoz edilmiş kişi bir sonuç olan vajinismus halini bir neden olarak yorumlar ve vajinismustan kurtulmak için çare arar. Cinsel ilişki korkusunun kendisinden korkmaya başlar. Yani korkusundan korkar hale gelir. Fobiler özünde korkudan korkmaktır. Yani vajinismus geçirme fobisi başlar. Bu fobi başlı başına vajinismus krizini oluşturacak bir ortam yaratmaya başlar. Hipnozun birinci kuralı işlemeye başlar. Zihin neye odaklanırsa kişinin başına o gelir.Vajinismusta Hipnoz Nasıl ve Ne Düzeyde Etkili?Hipnoz Tekniği 1 : Doğrudan TelkinEn klasik hipnoz uygulaması doğrudan telkinlerdir. Derin hipnoz edilmiş kişiye vajinismusa engel olacak, yaşama daha farklı bakış sağlayacak telkinler verilir. Telkin hipnozunun her zaman olumlu etkisi vardır. Vajinismusta aşılacak sorun ilk ilişkidir. Genelde bir kez vajinal cinsel ilişki olduktan sonra artık korku hali sürmez. Bu nedenle güçlü telkinlerin ilk ilişkiyi sağlayacak cesareti vermesi mümkündür.
Bir kez yol açıldıktan sonra bilinçaltında nasıl bir kanaat hangi güçte yerleşmiş olursa olsun yıkılır, darmadağın olur.Hipnoz altında vajinismus için verilebilecek telkin örneği” ..geçmişte herhangi bir uygun olmayan davranış senin hatan değildi. Bu hatalı inancını başka insanlar yerleştirdi. Seks yapmak nefes almak kadar doğal bir olaydır. Kendini sevdiğin, beğendiğin bir kişiye her yönünle açmak ve vermek son derece doğal ve normal bir durumdur. Eğer vajina yolundan çocuk doğumu hem de çoğu zaman ağrısız olarak mümkün oluyorsa o zaman bir erkek cinsel organının koca çocuk kafasının geçtiği yere kolaylıkla girmesinden daha doğal ve basit bir şey olamaz. Sen son derece sağlıklı, tüm organları normal gelişmiş, cinsel ilişkide bulunan her kadın kadar cinsel ilişkide bulunmayı hak eden bir kadınsın. Kocanla, eşinle doğal, haz alıcı, sevgi dolu bir cinsel ilişkiye girmende son derece normal ve istediğin bir davranıştır..”Hipnoz Tekniği 2 : Çapa YerleştirmeHipnozun başka bir yararı ilişki sırasında gevşeme ve acıyı önlemek yönünde olabilir. Derin hipnoz altında verilen telkinler ve yerleştirilen işaretlerin, korkuyu ve vajinal kasların kasılmasının başlayacağını hisseden kadın tarafından kullanılması sonucunda kasılmalar başlamadan durur. Bu işlem son derece etkili bir hipnoz tekniği olmakla birlikte beklenen etkiyi yaratabilmesi için derin hipnoz halinin elde edilmesi ve telkinlerin tekrar tekrar verilerek güçlendirilmesi gerekir. Hipnoz altında kadına kolayca uygulayacağı bir işlem verilir. Örneğin ilişki öncesi bir an gözlerini kapayacak derin nefes alırken sol elinin baş parmağını diğer parmakların arasına alarak yumruk haline getirdiği zaman bir anda tüm kaslarının gevşeyeceği ve cinsel bölgesinin uyuşacağı telkini yerleştirilir. Gerçekten de kadın bu işlemi yaptığı anda o istenen duruma geçer.Hipnoz tekniği 3: VizualizasyonHipnoz yardımıyla uygulanabilecek 3. bir yöntem hayal kurmadır. Vizualizasyon denen bu yöntemde kişi kendini vajinismus yaratan olaylarda hayal ederken bu ortamlarda davranmak istediği gibi davranma hayalleri kurar. Örneğin bir cinsel ilişki yaptığını başından sonuna kare kare hayal eder. Ancak hipnoz altında bu hayal hemen vajinismus benzeri korku ve kasılmaların oluşmasına neden olur. Bu nedenle başlangıçta süre kısa tutulur. Her seferinde süre uzatılarak kişi bu kriz yaratan ortama karşı aşılanır. Yani olumsuz etkinin gücü zayıflatılır.NLP uygulayanların çok yararlandığı farklı bir teknik ile bu işlem kolaylaştırılır. Kişi korku yaratan ortamın üzerine kendisine güven yaratmış başka bir ortamı bindirerek beyindeki kodlamayı değiştirir. Yine hayal kurma tekniği ile kasılma geçirilen ortamlardaki davranışı korkulan bir durumdan komik bir duruma geçirmek mümkündür.Hipnoz Tekniği 4 : Analitik HipnozAnalitik hipnoz cinsel ilişki korkusu yaratan geçmiş olayların yeniden yaşatılması, buradaki mevcut algının ne olduğunun anlaşılması ve sonra da bu algının yerine istenen yeni anlayışın yerleştirilmesi amacına yöneliktir. Analitik hipnozda geçmişin sandığı açılır. Kişiyi bu anormal duruma götüren olaylar ve bu olaylarda rol oynamış kişiler tek tek ortaya çıkar.Çok basit gibi görünen olayların nasıl bu kadar ağır bir duruma yol açtığı hayretle izlenir. Çoğu olayda bir veya iki olay vajinismusu yaratmıştır. Bazen basit bir söz, bazen bir taciz girişimi, bazen dinlenen bir öykü korkuyu oluşturur. Bazı olaylarda mekanizma daha karışık olabilir. İstemeden yapılmış bir evlilik, evlendiği erkekten gizlenen bir sır, suçluluk duygusu, kendini cezalandırma arzusu gibi etkilerden bahsedilmektedir. Korku yaratan her olayda olduğu gibi vajinismusu yok edecek en tutarlı ve sistematik yaklaşım analitik hipnoz tedavisidir. Krizi yaratan kişinin içinde hissettiği olumsuz olaya karşı hissettiği duygudur. Bu duygu içinde titreşmeye başladığı anda zaten krizin geleceğini kişi bilir ve kriz başlıyor korkusu krizi tetikler. Korkuyu zaten içinde hisseden bir kadında daha hipnoz koltuğuna oturması, gözlerini kapaması ve duyguyu izlemeye başlamasıyla regresyon, yani geçmiş olayların canlanması başlar. Bundan sonra izlenecek yol bellidir. Olaya gidilir, olay net canlanmasa da duyguyu boşaltılır, tekrar olaya gidilir hala kalan duygu varsa boşaltır, Bu seri tüm olaylar bulunup temizlenene kadar devam eder.Vajinismus çoğu zaman basit bir korkudur. Hipnoz tedavi teknikleri bu tip korkuları 2-3 seanstta ortadan kaldırmak mümkündür.
(bireysel farklılıklar olacaktır.)Cinsel terapide hipnozun avantajları şunlardır:-Hipnoz eş/partner olmadan bireysel olarak hastaya uygulanabilir. Çünkü tek gelen veya beraber çalışmak istemeyen eşi olan veya cinsel terapistin eşsiz çalışmayı seçtiği durumlar için nispeten çok az tedavi seçeneği bulunmaktadır.-Hipnoz bilinçdışında yatan çatışmaların, geçmişteki olaylara ilişkin çözümlenmemiş duyguların ve bilinçli zihnin ötesindeki faktörlerin keşfini hızlandırır. Örneğin, birçok vajinismus hastası ensest ve cinsel tacizin olmadığı bir ilk cinsel deneyimden bahseder. Sonra her nasılsa, hipnoz yoluyla küçük yaşlarda yaşanmış bir cinsel taciz olayı ortaya çıkarılır. Çoğu zaman, hastanın sınırlı bilinçli farkındalığı veya bilinçli farkındalığının olmadığı durumlarda, vajinismus, hastayı korkudan koruyor olabilir veya geçmişteki bir hatayı cezalandırıyor olabilir veya eşe karşı öfkeyi yansıtıyor olabilir.-Kendi kendine hipnozu öğrenmek (otohipnoz), hastanın kendini kontrol ettiği hissini güçlendirir, stres, endişe, korku ve kaygılarını azaltır.-Hipnozda cinsel imgelem yolu ile cinsel ihtiraslar arttırılabilir.-Hastalar hipnoz seansları ile kendilerinin yapamadıkları şeyleri hipnozun onlara yaptıracağına inanırlar ve değişim gerçekleşir. Yani hipnoz, kişisel yeterlilik duygusunun arttırılması, umut ışığı yakma ve güven amacı ile uygulanabilir. Çünkü çaresizliğe kapılma, cinsel terapilerde üzerinde sıkça durulan bir konudur. Çoğu vajinismus hastası, hayatlarında asla cinsel birleşme yaşayamayacaklarına inanırlar. Ama hipnozun gücü bu inancı değiştirebilir. Hastalar kollarının istem dışı bir şekilde havaya kalktığını gördüklerinde, hipnozun onların istediği değişikliği gerçekleştireceğine ilişkin inançları da artmış olur. Hipnoz sürecinde uygulanan el anestezisi sonucunda acı hissetmeden iğnenin ellerine batabildiğini gören hastalar, fark ettiklerinden çok daha fazla bir potansiyellerinin olduğunu ve bu potansiyellerindeki gücün onların cinsel ilişkiye girme azimlerini arttıracağına ve orgazm yaşatacağına çok rahatlıkla ikna olabilirler.-Hipnoz sıkıntı veren duyguların azaltılmasına ve istenen duygu durumlarının arttırılmasına yardım olur.
Sembolik imajinasyon teknikleri, genellikle hastaların bastırılmış duygularını evlilik ilişkilerine zarar vermeden serbest bırakmalarına olanak sağlar. Örneğin vajinismus hastaları, kendilerini bir duvarı yıkmaya veya parçalamaya çalışırken hayal ederken, farkında olmadan vajinismusa neden olan endişe, korku ve kaygılarını da ortadan kaldırmakta ve onlarda olumsuz duygular yaratan eski aile mesajlarını yok etmektedir. Suçluluk duygularını bir balona yerleştirip uçup gitmesini seyretmeyi hayal etmek de bir diğer örnektir. Kronik yorgunluk rahatsızlığı olan kişiler ise kendi kendine hipnoz sırasında bir enerji patlaması veya sessiz bir yere kaçma gibi imajinasyonlar yapabilirler.-İkincil vajinismus tedavisinde, hipnotik yaş geriletme (regresyon) olumlu cinsel duyguların tekrar yaşanmasına veya geri gelmesine yardımcı olabilir. Örneğin, çiftler duyusal odaklanma egzersizleri sürecinde, ne olduklarını bilmedikleri görüntüler veya neden olduğunu bilmedikleri düşünceler yaşadıklarını belirtirler. Hipnoz yardımıyla, kişiler bu olaya geriletilir ve şu telkin verilebilir “her ne düşünüyorsan, hissediyorsan, gözünün önüne ne geliyorsa şimdi yüksek sesle söyle.” Hastalar genellikle detaylarını hatırlayamadıkları deneyimleri bu şekilde bulabilirler.-Hipnoz ve kendi kendine hipnoz, kişinin dikkatini odaklandırabilmesini ve duygusal farkındalığını arttırabilmesini sağlarken bununla birlikte uyarılma ve zevk almayı da arttırabilir.-Hipnoz teknikleri aynı zamanda, sözel olarak veya konuşma yoluyla açığa çıkarılamayacak veya anlaşılmayacak içsel (bilişsel ve imgesel) süreçlerin de aydınlanmasına olanak verebilir.Cinsel terapide hipnozun sınırlılıkları ise şunlardır:-Hipnozun birçok avantajı olmasına rağmen, her derde deva bir yöntem değildir ve genellikle diğer yöntemlerle birlikte kullanıldığında etkili hale gelir.Vajinismusta hipnoz tek başına yeterli değildir.
Önemli olan hipnozu hipnoterapiye çevirmektir. Bunun için hipnoz altında verilen telkinler, zihinsel ve imgesel uygulamalar ile endişe, korku ve kaygılar ortadan kaldırılabilir. Böylece cinsel ilişkinin ağrı ve acı olmadan olabileceğine dair inanç artar. Bu bağlamda; hipnoterapi ile hastaların kendilerinin bile farkında olmayıp bilinç dışına attıkları tüm olumsuz düşünceleri bir yerde su yüzüne çıkararak adeta çok özel bir farkındalık durumu yaratılmakta ve bu sayede korku ve kaygıların azaltılması sağlanmaktadır. Hipnoz ile değiştirilmiş bilinç hali oluşturulabilir, var olan zihnin dirençleri ortadan kaldırılabilir ve bilinçdışı süreçlerde zihinsel manevralar yapıp yeni olumlu şartlı refleks arkları oluşturan imgeleme teknikleri ile sonuca varılabilir. Bilinçdışı olaylar çözülür, şartlı refleks ile cinsel birleşme öncesinde anahtar işaretlerle rahatça kullanılabilen gevşeme teknikleri öğretilir, kasılma gevşemeyle yer değiştirilir, cinsel birleşme ile ilgili imajinasyonlar yaşatılır, ruhsal istek ve orgazma ulaşma konusunda telkinler verilir. Ama burada önemli olan hipnozu yapan kişinin ne yaptığını bilmesi ve vajinismusun tedavisi konusunda deneyimli olmasıdır. Çünkü hipnozun vajinismus tedavisinde etkili olduğuna dair bilgilerimiz kontrollü çalışmalardan çok olgu sunumlarına dayanmaktadır.Hipnoz vajinismusta ve diğer cinsel problemlerde tek başına kullanılacağı gibi diğer tedavi-terapi yöntemleri ile eşleştirilerek veya onlara destek olarak kullanılırAyrıca vajinismus aile problemlerini de içeren geniş bir konudur ve yalnızca hipnozu bilmek vajinismusu tedavi edebilmek anlamına gelmez. Bu neşterle yalnızca karnı açmaya benzetilebilir. Karnı açmayı biliyorsunuz ama bağırsakların damar yapısını bilmiyorsanız yanlış damarı kesebilirsiniz. Aslında son yıllara kadar hipnoz cinsel terapistler tarafından çok kullanılan bir teknik değildi. Cinsel terapiyi bilen ve uygulayan bir uzman tarafından uygulandığında çok etkili sonuçlar veren ve Milton H. Erickson tarafından geliştirilmiş olan hipnotik metafor tekniği; cinsel terapistlere hipnozu sevdirmiştir. Burada esas olan bilişsel davranışçı terapilerde temel ilke olan sistematik duyarsızlaştırmanın hipnotik telkinlerle güçlendirilmesidir.Uyguladığımız yöntemde hipnoz altında, hastadan ilk olarak vajinismusu simgeselleştirmesi istenir. Yani bir metafor üzerinden sıkıntı veren kaynak bir simgeyle özdeşleştirilir. Örnek olarak hastalar sıkça vajinismusu bir duvar ile simgeselleştirme eğiliminde olurlar ve her hipnoz seansında bu duvar küçültülmeye, inceltilmeye, parça parça yıkılmaya başlar. İkinci olarak problemi linklendirmesi istenir.
Ego destekleyici yaklaşımlarla linklenen duyguya karşı o anda daha gerçekçi davranması öğretilir, kaybettiğini düşündüğü kontrol duygusu tekrar hastaya geri kazandırılır, fonsiyonel olmayan donup kalma şemasının yerine fonsiyonel olan “mücadele et”, “savaş”, “bağır ve yardım iste” veya “o ortamdan kaç” şemaları yerleştirilir. Üçüncü olarak da; direk, indirek ve hipnoz sonrası telkinler verilebilir (o an geldiğinde gevşeyeceksin, çok zevk alacaksın vb.), semptom baskılama, değiştirme veya yer değiştirilmesi yapılabilir (kasılmanın baskılanarak ortadan kaldırılması, kasılmanın vajinada bir karıncalanma hissiyle yer değiştirilmesi veya vajina girişinde hissedilen ağrının yerini sağ ayak bileğine alınması), hipnoanaliz (geçmişe dönük ayrıntılı bilginin alınması), egonun güçlendirilmesi için hipnodrama, cinsel taciz vb. travmatik olayların abreaksiyonu/katarsisi (Geçmişte yaşanılan travmatik hadisenin bilinçdışında oluşturduğu duygu yükünden arınmadır, duygusal boşalımdır yani savunma mekanizmaları ile bilinçdışına itilen olayların bilinç yüzeyine çıkarılması işlemidir. Ayrıca abreaksiyon, unutulan anı ve yaşantıların hatırlanmasını sağlayan zihinsel yönünün yanı sıra, bilinçdışına itilmiş olayların uygun bir duygusal ifade ve boşalma ile yeni baştan yaşanması anlamına gelir. Abreaksiyonun sonucuna varmak için kullanılan yöntem ise katarsistir.
Abreaksiyon, cinsel terapi ve hipnoterapi sırasında oluşabilir ve hasta önceden bastırılan duyguları ile mevcut şikâyetleri arasındaki ilişkiyi bu sayede kavrayabilir. Çeşitli katartik teknikler kullanılabilir, ancak iki nokta özel pratik önem taşır. Bunlardan ilki, anıların canlandırılmasının uygun biçimde bir ifade veya boşalmadan yoksun olmasının cinsel terapi bakımdan faydalı olmayacağıdır. İkincisi ise, travmatik olayın yakın bir tarihte ve şiddetli olması halinde, abreaksiyonun başarı derecesinin genellikle artmasıdır. Bu tekniğin başarılı olması, cinsel terapistin tecrübesi kadar hastanın göstereceği işbirliğine de bağlıdır) imge terapi ile sorunu içsel zihin aracılığı ile çözmede ve katatimi (düş kurarak tedavi, yönlendirilmiş resimsel ruhsal yaşantı tedavisi veya kişide hipnozdan daha düşük bir düzeyde gevşeme ile birlikte bedensel bir takım hareket ve durumların gözlenmesi yardımıyla düş kurmaya çok elverişli bir ortamın yaratıldığı bir tanı ve tedavi yöntemidir) uygulaması ile bilinçdışının incelenmesinde hipnoz kullanılabilir.Vajinismuslu hasta hipnoz altında bir telkinle karşılaştığında aşağıdaki 4 tavırdan birini takınır. Takındığı tavır bu telkini kabul edip etmeyeceğini belirler. Konunun önemi yoktur, her telkin karşısında bu 4 tavırdan biri kabul edilir. Bunlar: Tavır 1: “Bu telkini beğendim. Benim işime yarayacağından eminim”.Tavır 2: “Bilmiyorum beni biraz rahatsız etti. Bana uymadı.”Tavır 3: “Benim için etkili olmayacak. Bu telkini almamla almamam pek bir şey değiştirmeyecek”.Tavır 4: “Bu telkini beğendim. Umarım işe yarar”.
Sadece Tavır 1’de telkinler işlevselliğini kazanır. Diğerleri etkisiz kalır veya reddedilir. Ön görüşme sırasında hastaların bu seçimlerle ilgili bilgilendirilmesi gerekmektedir. Çünkü ancak inanmak ve yürekten istemekle bu sorundan kurtulunabilir. Hipnoz sırasında kişi uykuda değildir, belki daha önce olmadığı kadar dikkatlidir. Anlaşılması gereken bir diğer nokta ise bilincin hipnoz sırasında görevidir. Kişi hipnoz sırasında bir telkinle karşılaştığında, onu bilinçli zihninde duyar ve yukarıda bahsettiğimiz dört tavırdan birini takınır. Kişinin aldığı tavır o telkinin bilinçdışına girip girmemesini belirlemektedir. Eğer girmesine izin verilirse kişi bunu gerçekleştirmek için hazırdır. Ama reddedilirse değişim olmayacaktır. Kişinin telkini duyduğunda “bu telkini beğendim eminim işe yarayacak” tepkisini vermesi bu telkinin bilinçdışına girmesine izin verecektir. Ama maalesef 3 tane daha seçenek vardır ve bilinç tarafından bloke edilebilir. Bilgisayara girilmesine izin verilmeyebilir. Bu durumda değişim olmaz. Bir başka seçenek, tarafsız olmaktır, bir telkini almak veya almamak kişi için önemli olmayabilir, biraz anlamsız gelebilir. Son seçenek, birçok kişinin hipnoza girme sürecini engelleyen bir yaklaşımdır. Kişi telkini duyduğu zaman “bu fikri sevdim ve umarım işe yarar” diyebilir. Bilindiği gibi” umarım” kelimesi “denerim” kelimesinin ikiz kardeşi gibidir ve bu durumun başarısızlıkla sonuçlanması şaşırtıcı olmaz. Geçmişe dönüp bakıldığında “tamam deneyeceğim” denilen her şey başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Buna karşın “bunu başaracağım” denilen her şeyi de büyük ihtimalle başarılmıştır veya en güzel şekilde gerçekleştirilmiştir. Sonuç olarak, “umarım” veya “denerim” denilen her şey bloklanır ve bilinçdışına geçmesi engellenir ve değişim olmaz. Telkinin bilgisayara girmesini sağlayabilecek tek bir yaklaşım vardır; o da duyulduğu anda “bu telkini beğendim ve eminim işe yarayacak” şeklinde olanıdır. Bu kadar kolaydır.Hipnoz altındayken zihnin 7 kuralı vardır.
Bunlar;Kural 1: Her Bir Düşünce veya Fikir Bir Fiziksel Reaksiyona Neden OlurKişinin düşünceleri bedenin tüm fonksiyonlarını etkileyebilir. Endişe düşünceleri, midede birtakım değişimler yaratarak ülsere neden olabilir. Öfke düşünceleri, adrenal bezlerini uyararak, kandaki adrenalini arttırır ve birçok beden değişimlerine neden olur. Kaygı ve korku nabzı etkilemektedir. Duygusal içeriği yoğun olan fikirler çoğunlukla bilinçdışına ulaşır. Kabul edildikten sonra, bu düşünceler tekrar tekrar aynı beden reaksiyonlarını oluşturmaya devam ederler. Bu kronik olumsuz beden reaksiyonlarını ortadan kaldırmak için cinsel terapistin bilinçdışına ulaşması ve bu reaksiyona neden olan düşünceyi değiştirmesi gerekmektedir. Bu kendi kendine hipnoz ve oto telkin yoluyla olmaktadır.Kural 2: Kabul Edilenin Gerçekleşme Eğilimi VardırBeyin ve sinir sistemi sadece zihinsel imgelere tepki verirler. Bu imajı kişinin veya dış dünyanın belirlemiş olması önemli değildir. Oluşturulan bu zihinsel imge bir asıl plan olur ve bilinçdışı da bu planı gerçekleştirmek için çalışır. Endişe, istemediğimiz bir şeyin resminin program formudur ama bilinçdışı resimlenmiş durumu yerine getirmek için çalışır. Birçok insan, çok kötü bir şeyin başlarına geleceğini düşündüren bilinçdışı zihinsel beklenti olarak tanımlanan, kronik anksiyeteden şikâyet eder.
Diğer taraftan, sihirli dokunuşu olan insanlar da tanırız. Hayat onları hiçbir neden olmadan kutsamıştır, biz de o kişilere şanslı deriz. Aslında şans gerçekte olumlu zihinsel beklentidir, başarılı olacaklarına ilişkin kuvvetli bir inançtır. Yani kişi düşündüğü şekle girer. Kişinin fiziksel sağlığı tamamen zihinsel beklentilerine bağlıdır. Eğer bir hasta sağlıksız, yardıma muhtaç, felç, topal kalacağına ilişkin bir inanca sahipse doktorlar o kişinin bu şekilde kalacağını bilirler. Kendi kendine hipnoz, bu olumsuz düşünceleri ortadan kaldırmak ve ümit dolu olumlu beklentiler içerisinde olmak için bir araçtır. Sağlık, güç ve iyilik hali beklentileri bir süre sonra gerçek olur.Kural 3: Hayal Kurma Kendi Zihninizle veya Başkasının Zihniyle Uğraşırken Bilgiden Çok Daha GüçlüdürHipnozu kullanırken hatırlanması gereken çok önemli bir kural vardır: Hayal nedeni etkisiz hale getirir. Bu yüzden birçok insan nedensiz yere gözleri görmez bir şekilde davranabilir. Kıskançlıktan meydana gelen cinayetlerin hemen hemen hepsinin nedeni aşırı hareketli imgelemdir. Paralarını dolandırıcılara kaptıranların, işe yaramaz şeylere para yatıranların karşısında kendimizi çok üstün görürüz. Bu kişiler için imgelemlerinin nedenlerinin üstesinden geldiğini söyleyebiliriz. Ama genellikle batıl inançlarımıza, önyargılarımıza ve nedensiz inançlarımıza karşı genellikle kör olabiliyoruz. Genellikle düşünceye eşlik eden güçlü bir duygu örneğin, öfke, nefret, sevgi veya politik veya dini inançlar ile birleştiğinde neden ile değiştirilmeleri imkânsız hale gelmektedir. Kendi kendine hipnozu kullanarak, bilinçdışındaki imajları forma sokabiliriz, ortadan kaldırabilir veya iyileştirebiliriz.Kural 4: Bilinçdışı Tarafından Bir Fikir Kabul Edildiği Zaman, O Fikir Başka Bir Fikir Yerine Konana Kadar Olduğu Gibi Kalır.
Buna Eşlik Eden Diğer Bir Fikir de; Bir Fikir Ne Kadar Uzun Süre Kalırsa, Yeni Bir Fikri Koymak İçin O Kadar Muhalif Fikir Olması GerekmektedirBir fikir bilinçdışı tarafından kabul edildiği zaman, artık o sabit düşünce kalıbı haline gelir. İyi ve kötü alışkanlıklarımız da aynı bu şekilde yerleşir. Önce bir düşünce ve takiben bir davranış gelir. Bizlerin düşünce alışkanlıkları ve davranış alışkanlıkları vardır. Böylelikle alışkanlıklarımızı değiştirmek istiyorsak, önce düşüncelerimizi değiştirmemiz gerekmektedir. Bizler gerçek doğruları kabul ederiz. Örneğin; güneşin doğudan doğduğunu ve batıdan battığını kabul ederiz. Bunu hava bulutlu ve güneşi görmezken bile kabul ederiz. Normal koşullarda bizi yöneten bu tarz bilgilerdir. Bunun yanında aslında doğru olmayan zihnimize kazınmış bazı düşünce alışkanlıklarımız da vardır. Bazı kişiler sinirli oldukları zamanlarda daha etkin davranabilmek için içki veya sakinleştirici almaları gerektiğine inanırlar. Bu doğru değildir ama fikir oradadır ve saplanmıştır. Doğru fikirlerle değişmesi için muhalefet gerekmektedir. Saplantılı fikirlere alternatif üretmek veya onları kullanmak gerekmektedir. Fikirler ne kadar saplanmış veya ne kadar uzun kalmış olursa olsun, kendi kendine hipnoz veya oto telkin yoluyla değiştirilebilirler.Kural 5: Her Bir Telkin Bir Önceki Başarılı Telkinden Sonra Daha Kolay Kabul EdilirZihinsel bir alışkanlığı takip etmek kolaydır, uzun sürerse kırılması zor olabilir. Yapılandırılmış bir alışkanlığı kırmak takip etmekten çok daha zordur. Diğer bir deyişle, bir kişisel telkin bilinçdışı tarafından kabul edildikten sonra, bir diğer ek telkinin kabul edilmesi kolaylaşır. Bu nedenle kendi kendine hipnoz veya oto telkin ile başlandığında basit telkinlerle başlanmasını öneriyoruz.
Kişi kendine sıcak bir duygu telkini ile başlayabilir.Kural 6: Duygusal Nedenden Kaynaklanan Bir Semptomun Eğer Uzun Süre Varlığı Devam Ederse Organik Değişime Neden OlurBirçok bilim adamı hastalıkların çoğunun organik değil fonksiyonel olduğunu kabul etmektedirler. Bilinçdışının olumsuz düşünceleri, sinir sistemini etkilemekte ve bunun sonucun da organların fonksiyonlarını yitirmesine neden olmaktadır. Biz tüm hastalığı olan insanların duygusal olarak hasta veya nevrotik olduklarını söylemiyoruz. Mikroplarla, parazitlerle ve virüslerle geçen hastalıklar bedene saldırmaktadırlar. Eğer hastalıktan korkar, her zaman ağrıyan midenden veya gergin baş ağrılarından bahsedersek, organik değişiklikler olmaya başlar.Kural 7: Bilinçdışı ve Onun Fonksiyonları ile Baş Ederken, Bilinç Ne Kadar Çalışırsa Bilinçdışı da O Kadar Az Yanıt VerirBu durum iradenin neden var olmadığının kanıtıdır. Eğer insomnia (uykusuzluk) varsa, ne kadar kendini uyumak için zorlarsan o kadar uyanık kaldığını öğrenmişsindir. Kural şudur: Eğer bilinçdışı ile uğraşıyorsanız, kafanıza takmayın. Bu problemlerinizi çözmek için olumlu bir beklenti içerisine girmek için uğraşmanız gerektiği anlamına gelir. Bilinçdışınızdaki inancınız yükseldikçe, onun gerçekleşmesi için uğraşmak yerine gerçekleşmesini beklemeyi öğreneceksiniz.Sonuç olarak ne yaşamak istersek onu yaşarız.